Ghent Üniversitesi Araştırmacıları, Meuse Vadisi’nde 10 Bin Yıllık Bir Kadının Yüzünü Canlandırdı
Ghent Üniversitesi’ndeki araştırmacılar, ROAM Projesi kapsamında, sanatçılar Kennis & Kennis ve Ulco Gimmerveen ile işbirliği yaparak, bugünkü Belçika’nın Meuse Vadisi’nde yaşamış bir kadının yüzünü, 10 bin yıl öncesinden günümüze taşıma başarısı gösterdi.
Kadının kalıntıları ilk kez 1988’de, Dinant yakınlarındaki Margaux Mağarası’nda keşfedilmişti. Arkeologlar, genetik uzmanları, sanatçılar ve antropologlardan oluşan bir ekip, antik insanı bilimsel ve sanatsal yöntemlerle canlandırmayı başardı.
Araştırmacılar, kadının kafatasını tarayarak 3 boyutlu bir model oluşturdu ve bu modele kas ve cilt dokuları ekleyerek gerçekçi bir yüz rekonstrüksiyonu gerçekleştirdi. Genetik analizler sonucunda, kadının mavi gözlü olduğu ve ten renginin orta tonlu olduğu belirlendi.
Çedar Adamı İle Aynı Soydan
Bu kadının, Cheddar Gorge olarak bilinen Çedar Adamı ile aynı soydan olduğu düşünülüyor. Çedar Adamı, İngiltere’deki Gough’s Mağarası’nda bulunmuş ve MÖ 7150 yılı civarında yaşamış olabilir. Genetikçi Dr. Maïté Rivollat’a göre, bu yeniden inşa projesi sayesinde o dönemde fiziksel çeşitliliğin olduğu anlaşıldı.
Tarih öncesi insanların ten renkleriyle ilgili genel kanı, Afrika’dan yayılan insan türlerinin farklı coğrafyalara uyum sağlarken ten renklerinde değişim yaşadığı yönündeydi. Ancak, Margaux kadını gibi örnekler, ten rengi çeşitliliğinin erken dönemlerde ve karmaşık bir şekilde gerçekleşebileceğini gösteriyor.
2017’de yapılan bir başka araştırma, açık tenli, açık gözlü ve açık saçlı genlerin de Afrika kökenli olabileceğini gösterdi. Bu da insan evriminin ten rengi çeşitliliğinin çok eski tarihlerden beri var olduğunu destekliyor.